Detoksun sonlarına yaklaşıyorum (şimdilik: eminim ki ben gerçekten de belki 2-3 ay sonra bunu tekrarlayacağım) ve kahvesizlikten ya da yoğurtsuzluktan katil olmadım. Demek ki her tabunun acı bir sonu varmış! :) Ayrıca gerçekten de kendimi iyi hissediyorum, daha hafif ve daha zinde. Bana yaradı bu 5 gün sanırsam.
Ha, bunları yazdım da birden gerçekten kafeinden falan uzak ultra sağlıklı besleneceğimi sanıyorsanız yanılıyorsunuz: elbette yarın sabah kalktığımda kendime yapıp da içeceğim o köpüklü sade kahvemin hayaliyle yaşadığımı kimseden saklayacak değilim! Ama instant coffee'yi hayatımdan (çok acil bir durum olmadıkça) çıkartacağımı düşünüyorum. Bu da hiç yoktan iyidir derim!
Detoksun son günü şöyle geçti:
38.gün
|
|
06:45
|
0,5 dilim tahıllı ekmek
|
|
1 tatlı kaşığı karadut reçeli
|
07:45
|
0,5 dilim tahıllı ekmek
|
|
2 yeşil zeytin
|
10:15
|
2 mandalina
|
|
6 badem
|
12:45
|
ekşili pırasa yemeği
|
|
0,5 dilim tahıllı ekmek
|
16:30
|
2 kivi
|
|
3 ceviz
|
19:30
|
1,5 kepçe domates çorbası
|
|
yeşil salata
|
|
haşlanmış brokoli
|
|
1 dilim tahıllı ekmek
|
Sabah kahvaltısının ikinci aşamasının fakirliği tamamen benim hatam: işe gittiğimde sadece iki adet zeytinim kaldığını görmeseydim 6 tane yemiş olacaktım ama olmadı, ne yapalım. :)
Yarın yeşil çorba günü. Yeşil çorba taklidi yapan daha önceki yemek kıvamındaki yeşillerim hazır, kaplara kondu, yarın işe götürülmeye hazır. Öğle vakti yenecek ve böylece "ay allaaaaahım işyerimin menüsü uymuyor ne yesem şimdi!" derdi çözülecek.
Kitabımı alır giderim, herkese öpücükler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder